Kitaplar, alet ve malzemeler, planlar, posterler, bitmis gemi modelleri, hepsi bir arada.

Ana Sayfa - Organizasyon - Gemi Modelcileri - Makaleler - Dersler - Kitaplar - Planlar - Alet ve Malzemeler - Atelye ve Dükkanlar - Kendin Yap - Galeri - Fotoğraf Arşivi - Linkler - Güncel - Geçmiş Zaman Hadiseleri - Pulculuk - Sponsorlar - Mehmet Salihoğlu Hobi Atölyesi - Basın - index (for English) - E-mail

GÜNCEL
Batı Karadeniz

Batı Karadeniz seyahatimiz İstanbul, Bolu, Karabük, Kastamonu üzerinden Cide ile başladı. Sonra sahilden Kapısuyu, Kurucaşile, Tekkeönü, Amasra, Bartın, Zonguldak, Ereğli, Alaplı, Akçakoca, Karasu Üzerinden Adapazarı'na oradan da Alifuatpaşa'ya 5 dakika uzaklıktaki köye; kayınpederimin ve kayınvalidemin kafa dinlediği bahçeli evlerine vardık. İki gün burada kaldıktan sonra 16.7.2008 tarihinde İstanbul'a döndük.

 

Cide'nin tanınmış ailelerinden olan Doğramacı ailesinin mensuplarından Çağatay Doğramacı ve değerli eşi Alev Doğramacı bizleri kendi evlerinde misafir etti ve Cide'yi, yakın çevresini gezdirerek rehberlik ettiler. Kendimizi evimizde gibi hissettik. Ailece kendilerine çok teşekkür ediyoruz. Çağatay Doğramacı aynı zamanda Gemi Modelcisi; yıllar önce de internette yaptığı araştırma sonucu bana ulaşmıştı ve tanışmıştık.
 
Gideros koyundaki balık lokantasında çarpan (iskorpit) yedik. Güzel bir salatayla nefis bir yemek oldu. Akşam eve dönüşte iki arabayýz; önde Çağatay gidiyor, arkadan ben takip ediyorum. İkimiz de kısa farlarla yola devam ederken birden Çağatay'ın karşı istikametin yoluna solladığını görüp ben de içgüdülerime uyarak onu takip ettim. İyi ki de öyle yapmışım; kendi şeridimizde siyah bir eşek ayakta uyuyormuş. O da son anda fark etmiş, az kalsın çarpacaktık.
Cide sahilindeki şirin bir yerde hep beraber nefis bir kahvaltı yaptıktan sonra önce limanı dolaştık, sonra onların balkon dedikleri tepeye çıkıp Cide'yi seyrettik. En sonunda daha da yukarı çıktık. Uzun sahili ile Cide harika görünüyor...
"Cide, doğduğum eşsiz, benzersiz memleket… Ne iyi etmiş de, anam beni bu cana yakın memlekette doğurmuş!" diyen Rıfat ILGAZ'ı anmamak vefasızlık olur. 13. Cide Rıfat ILGAZ Sarıyazma Kültür ve Sanat Festivali 11-12-13 Temmuz 2008 tarihleri arasında idi.
 

Cide'deki Baldeniz Yat Tersanesi ahşap tekne yapım yerlerine güzel bir örnek. Kullandıkları ağaçlar; meşe ve kestane. Omurga'da muhakkak meşe kullanıyorlar

İstanbul'da turistik ve sosyal amaçlı kullanılan "Sultan Kayıkları" burada imal edilmiş.

 

 
 
 
 
 
 
Tomruğu kesip kereste haline getiren ekipmanları da mevcut.

 

 

Özel keser…
 
Bir zamanlar korsanların kullandığı güzel koy Cide'den Kurucaşile'ye giderken 12 km sonra. İkinci 12 km sonra Kurucaşile'ye varıyoruz.

Kapısuyu da beğendiğim yerlerden biri. Cide'den batıya doğru 28 km sonra. İnsanları cana yakın denizi de güzel gözüküyordu, fotoğraf çekme telaşımdan denize giremedim.
 

Amasra'nın küçük limanında bütün balıkçılar faaliyet içinde teknelerinin bakım ve onarımlarını yapıyorlar. Her tarafta hummalı bir çalışma göze çarpıyor. Çok hoşuma gitti. Cıvıl cıvıl bir yer...
Hikmet Kitapevi'nden Necdet Sakaoğlu'nun yazdığı "Çeşm-i Cihan AMASRA" isimli kitabı satın aldım. Amasra ile ilgili yazılmış klasik bir kaynak olduğu söylenmekte.

Büyük limanın en güzel yerinde olan Öğretmen evinde bir gün kaldık. Oteller dolu. Ev Pansiyonculuğu gelişmiş durumda. Yer bulamazsanız pansiyonda kalarak konaklama yapılabilir.