16
Mayıs 2010 Pazar günü, İstanbul'da çoluk çocuk dolaşalım dedik.
Üsküdar'dan Beşiktaş'a yolcu motoru ile kısa bir deniz seyahati
cocukların hoşuna gitti. |
İlk
durağımız İstanbul Deniz Müzesi; elektrikler kesik, güvenlik
zafiyeti nedeniyle ziyaretçi kabul etmiyorlar. Beşiktaş'daki
Kadıköy vapur iskelesinde sabah yangın çıkmış, tedbir olsun
diye yakın çevresinin de elektiriğini kesmişler. Sadece yeni
çıkan kitapları inceledim ve birkaç tane satın aldım. Çocukları
da müze girişindeki topun başında iken fotoğrafladım. |
İkinci
durağımız Taksim-Beyoğlu; 1980'li yıllarda imkan bulduğumda
mutlaka uğradığım ve tadı damağımda kalan çikotaları aldığım
meşhur Pera çikolatacısı'ndan bizimkilere tattırdım.
Önce dondurmalarını bitirdiler, sonra çikolataya hücum… |
Bu
nostaljik etkinlikten sonra İstiklal caddesinin ortasındaki
dörtyola yakın Sahaf'ları dolaştık. Bu arada Galatasaray
Lisesi'nin karşısındaki tarihi postanenin kültür merkezi olarak
hizmete açıldığını öğrendim. |
Büyükşehir
belediyesine ait kitapevini gezerek kitapları inceledikten sonra
rotamız GALATA
KULESİ. |
|
|
|
|
|
|
Kuleye
geliyoruz, sıra var, gişeye gelince turistlerden 10 TL bizim
vatandaşlarımızdan 5 TL kişi başı ücret alındığını öğreniyoruz.
Altışar kişilik guruplar halinde asansörle yukarı çıkıyoruz.
Asansörden sonra yanlış hatırlamıyorsam iki kat daha merdivenle
tırmanıyoruz. Nihayet bol rüzgarlı nefis manzara karşımızda…
|
|
|
|
|
|
|
|
Kuleden
kuşbakışı ziyafeti çocukları ve bizi neşelendiriyor.
|
|
|
|
Yine
aynı yolla aşağı iniyoruz. Minik turist ilgimizi çekiyor,
annesinden izin alıp fotoğraflıyorum, büyümüş de küçülmüş
sanki…
Yürüyerek
Karaköy'e iniyoruz, deniz motoruyla Üsküdar'a dönüyoruz.
|
|
|
|